Dışişleri Bakanı Fidan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Şahsıma ve heyetime gösterilen misafirperverlik için ayrıca teşekkür ediyorum. Bu vesileyle konuşmamın başında özellikle deprem sonrasında Rus dostlarımızın gösterdiği dayanışma, ayrıca ülkemizde orman yangınlarıyla mücadele amacıyla gönderdikleri iki yangın söndürme uçağı için de ayrıca şükranlarımı sunuyorum.
Bildiğiniz gibi Rusya ile ilişkilerimizin köklü bir geçmişi var. Bölgede birbirini en iyi tanıyan iki ülkeyiz. İkili ve bölgesel meselelerde daima temas halindeyiz. Yaptığımız görüşmelerde ortak gündemimizi etraflıca ele alıyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Putin arasındaki dostluk ve güven duygusu ilişkilerimizin istikametini belirlemekte kritik rol oynuyor. Bugün de gerek ikili gerekse bölgesel konularda hayli yoğun istişarelerde bulunduk. Karadeniz Girişimi’nin canlandırılması gündemimizin üst sıralarında yer aldı. Girişimin hem küresel gıda güvenliği hem de Karadeniz Bölgesi’nin istikrarı açısından kritik rolünü vurguladık. Girişimin canlandırılmasının her iki alanda istikrarı geri getireceğine olan inancımızı tekrar ettim.
Rusya’nın kendi tahıl ve gübresini kesintisiz ihracına ilişkin talepleri var. Bunların karşılanmasını önemini de teyit ettik. Ülkemizin yoğun katkı ve çabalarıyla Birleşmiş Milletler’in yeni bir öneri paketi hazırladı. Bunun girişimi canlandırması için uygun bir zemin teşkil ettiğini düşünmekteyiz.
Bir buçuk yıldır devam eden savaşın etkileri katlanarak büyüyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi ‘Savaşın kazananı, adil bir barışın kaybedeni olmaz.’ Bu nedenle bu çatışmanın diplomatik yollarla sona erdirilmesi hedefinden hiç vazgeçmedik. Bölgemizde kalıcı barış ve istikrarın tesis edilmesini istiyoruz. Bu beklentilerimizi Sayın Lavrov ile görüşmelerimizde yineledim. Elimizden gelen desteği vermeye hazır olduğumuzu da teyit ettim.
Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Putin yakında Soçi’de bir araya gelecek. Bu görüşmede liderlerimiz, ikili ve bölgesel gündemimizde bekleyen konuları etraflıca değerlendirecek. Bugünkü ziyaretimde liderlerimiz arasındaki görüşmeye bir hazırlık niteliğindeydi. Sayın Lavrov ile ekonomiden enerjiye, turizmden konsolosluk ilişkilerimize varana kadar genel bir değerlendirme yaptık. Kırım Tatar Türklerinin durumunu da gündeme getirdik. Ülkemizin ulusal ve uluslararası yükümlülükleri dahilinde iş birliğimizi ilerletmek için neler yapabileceğimizi ele aldık. Terörle mücadelede iki ülkenin birlikte çalışmasının önemini vurguladık.
Önümüzdeki dönemde de Sayın Lavrov ile istişarelerimizi sürdürmeye devam edeceğiz.”
Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Lavrov’un konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Geçen yıl iki ülkenin arasındaki ticaret hacmi neredeyse yüzde 90 artışla 62.4 milyar dolara ulaştı. Geçtiğimiz günlerde Türk tarafında Rusya-Türkiye hükümler arası karma ekonomi komisyonuna yeni bir eş başkan atandı. En yakın zamanda Türkiye’de bir toplantı yapacağız. Enerji sektöründe de iş birliğimiz devam etmektedir. İlişkimizde geleneksel olarak lokomotif rol oynayan enerji sektöründe iki stratejik projelerin hayata geçirilmesini kapsamlı bir şekilde inceledik. Akkuyu Nükleer Santrali’nin dört güç ünitesinin inşaatı programa uygun olarak devam ediyor.
Görüşmelerimizde Türkiye’de tatil yapan Rus vatandaşlarının güvenliğinin sağlanması konusuna özel önem veriyoruz. Sayın Bakan, teşekkürleri de iletti.
Şubat ayında yaşanan depremin ardından biz en hızlı bir biçimde orman yangınlarını söndürmek amaçlı 200 amfibi uçağının temini yönünde taleplerine yanıt verdik. Orta Doğu, Kuzey Afrika, Kafkasya, Orta Asya ve Karadeniz bölgesindeki durum da dahil olmak üzere güncel bölgesel konular hakkında ayrıntılı bir değerlendirme gerçekleştirdik. Suriye-Türkiye ilişkilerinin normalleşme sürecini dikkatle değerlendirdik. Kazakistan’da 20. Astana formatı toplantısında varılan anlaşmalar dikkate alındığıhnda Ankara ve Şam’ın diplomatik ilişkileri yeniden tesis etmesine yardımcı olacak ek adımlar tartışıldı. Biz diğer yönlerde de özellikle Kafkasya’da aktif faaliyet gösteriyoruz ve Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesini değerlendirdik.
Ukrayna’daki durumu da ayrıntılı bir şekilde ele aldık. Farklı bazı gelişmeler Zelenski’nin barış formülünde söz konusu biz yanıt verdik.
Tabii ki bizler halihazırda 18 Temmuz’da Karadeniz Girişimi kapsamında çalışmalar durduruldu. Bu konuda bizim anlayışımız, burada batıda her şeyden önce bu koridor kapsamındaki çalışmanın canlandırılması için adımlar atılması gerekiyor. Putin, defalarca net bir şekilde ifade etti. ‘Burada tedbirler alacağız’ dedik. Rusya, kısmıyla ilgili görüşmeler değil de tedbirler bütün sorunların çözümlenmesine yönelik olacaktır. Yerine getirilmemiş yükümlülüklerin yerine getirilmesini istiyoruz dedi. Birleşmiş Milletler’in çabalarını takdirle karşılıyoruz ama konuşmalar somut karara dönüşme durumunda biz Ukrayna kısmıyla ilgili olarak da bu Karadeniz Girişimi’ni ele almaya hazır olacağız.
Aynı zamanda Rusya Cumhurbaşkanı, Türkiye Rus tahılının 1 milyon tona kadar uygun bir fiyatla verilmesi konusunu ele aldık. Türkiye işletmelerinde bunların buğday haline getirip, dünyadaki ihtiyaç sahibi diğer ülkelere gönderilmesi için konuştuk. Katarlı meslektaşlarımız da mali açıdan bu girişime katılmak istiyor. Türkiye’nin dış politika yaklaşımını takdirle karşılıyoruz.
Rus enerji kaynakları konusunda uzun vadeli tedariklerde indirimler yapıyoruz. Aynı zamanda turizm alanında Rusya’dan çok sayıda turist gelmekte ve aynı şekilde Türkiye’den meyve, sebze alımını artırmayı hedefliyoruz."
Soru-Cevap
Soru: “Bügünkü Moskova temaslarınız kapsamında Karadeniz Tahıl Girişimi’nin canlandırılması konusunda somut bir ilerleme sağlandı mı?
Fidan: “Türkiye, Tahıl Anlaşması’nın yeniden hayata geçmesi için yoğun bir çaba göstermekte. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere bu konuyla ilgilenen bütün kurumlarımız Tahıl Anlaşması’nın tekrar hayata geçmesi için ilgili muhataplarıyla görüşmelerde bulunmakta. Konuya yönelik ciddi adımlar atılması için ne türden fırsatlar oluşabilir buna dikkatlice bakmaktayız. Burada özellikle Birleşmiş Milletler’in şu anda yoğun bir faaliyeti var.
Özellikle Rusya’nın pozisyonunu ve taleplerini daha iyi anlamaya ve karşılamaya çalışan bir süreç var. Daha önceki süreçte ilk uygulama döneminde ortaya çıkan aksaklıkları ve alınan dersleri bu dönemde tekrar etmemesi için neler yapabiliriz. Daha kalıcı bir tahıl anlaşması nasıl devreye girebilir? Bununla ilgili yürütülen çalışmalar var.”
Hibya Haber Ajansı